Sonsuzluğun Ortasında Bir Kasımiye

Taş ve aşkın başkenti, şehrin dizeler dökülmüş olan en saf hali olan büyülü Mardin kentinin  görülesi mekanlarından biridir  Kasımiye…Mütevazi bir mimari ve akıp giden suyun sesinde kaybolur ben’iniz ve benliğiniz..

700 yıllık bir geçmişe sahip ve Artuklular döneminde yapımına başlanmış olan medrese Timur döneminde Moğol istilası nedeniyle yarım kalmış Akkoyunlular döneminde Sultan Kasım tarafından 14. yüzyılın sonlarında tamamlanmıştır. İki katlı olan bina tek bir avlu etrafına yapılmış.

Yapımındaki mühendislik harikasını şaşkınlıkla dinlediğim medresede, ses bulunduğunuz odanın her bir noktasına eşit bir biçimde dağılmakta. Yapının ortasında bulunan havuz ise bambaşka bir tassavufi sembol. Şöyle ki ; duvarda bulunan çeşmeden akan su doğumu simgelemekte, o suyun çeşmenin altından akarken biraz geniş olan kısmı gençliği, bu kısımdan daha küçük olan kısım da ihtiyarlığı simgeliyor, sonra buradan bir havuza dökülüyor, burası da mahşer günü oluyor.

 

Su havuzdan ince bir kanala geliyor; burası sırat köprüsü, buradan da Mezopotamya’ya dökülüyor; işte burası da sonsuz yaşamı ifade etmekte. Gün doğumundan batımına kadar tüm derslikler gün ışığından faydalanabilmekte. Medrese dersliklerinin yüksekliği bir metreden biraz fazla. Bunun nedeni ise öğrenci hocasının yanına gelirken onun huzurunda eğilmesi ve ona saygıda kusur etmemesi olarak ifade edilir. Ne naif bir düşünce :)

 

Medresenin duvarlarındaki lekelerin ise kan mı yoksa kök boya ya da kına mı olduğu ise tartışma konusu olmuş. Bölge halkına göre ise kına ve kökboyanın uzun yıllar duvarda kalması imkansız ve duvardaki izler kesinlikle Kasım Paşa‘ya ait. Kasım Paşa’nın kız kardeşi, Paşa öldüğünde abisinin kanlı gömleğini medresenin duvarlarına sürerek ağıtlar yakmıştır. Yöre halkı bu kan izlerinin oradan gelmiş olduğunu ifade eder.

 

Medresenin duvarlarında astronomi ve tıp bilimine ait objeler ve ilginç bilgiler yer almakta. En ilginçlerinden biri de İslam tarihinin en tanınmış cerrahlarından biri olan El Zehravi‘nin mucidi olduğu cerrahi aletler… Bunlardan biri de ameliyat dikişleri için kedi bağırsağını kullanan ilk cerrah olması.

 

Medreseden inip tozun rüzgara dost olduğu kalbimin başkenti Mardin’e doğru yol alırken dilimde anonim bir ezgi

“Turnam giderseeeeeen Mardin’eeeeee,turnam yaaaareee seeeelam sööyleeeeee…..”

Jolly Tur ile Mardin Turları için tıklayınız.

 

Emine GÜCEK 11.07.1978 Adana doğumlu olup ilk eğitimini Mersin'de,orta ve lise eğitimini Adana'da tamamlamıştır.Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi,Edebiyat Öğretmenliği bölümünden mezun olmuş, ülkenin farklı illerinde eğitimcilik yapmıştır. Münasebetsiz uzun hüzünleri, manasız kısa sevinçleri yaşamda anlamlandırma döngüsünde ve kendi içine yaptığı uzun yolculuklarda,astroloji hayatının orta noktasında olmuştur. Astrolojiye olan ilgisi yaşamın aslında zamanı ve mekanı yaşlandırmaktan daha da öte bir şey olduğunu farkettiği ve "AN"ların kalitesinin büyüsünü keşfettiğinde ortaya çıkmıştır. Astrolojik sembolleri çözme çabasında yolu, onu Astroloji Türkiye'nin değerli eğitmenleri Devrim Dölen ve Devrim Yılmazer ile buluşturmuştur. Astroloji Türkiye, Astroloji Akademisi mezunudur. DerKİ.com ve AstroTürkiye.com'da Astroloji,Ezoterizm ve Mitoloji ile ilgili araştırma yazıları yazmaktadır. Yay yükselenli ve 9. ev stelyumlu haritası vaatlerini gerçekleştirme noktasında onu, bitmek bilmeyen bir araştırma arzusuna,yayıncılık,farklı kültürleri tanıma isteğine doğru çekmiştir. Seyahat etmiş olduğu yerlerdeki bölgeye has gözlemlerini,bölgenin tarihi ve turistik mekanlarıyla birlikte dokusunu paylaşmak istemiş ve bu nedenle Gezmelerde.com seyahat portalını açmıştır. Yıldızların düşlerinizi gerçek kılması dileğiyle......... ASTROLOJİADA-Emine GÜCEK

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir