Cafe Del Mar
Çok popüler olan mekanlar hiç ilgimi çekmez, benim için cazibesini en başta yitirmiş olur. Ama söz konusu Cafe Del Mar gibi günbatımı izlemeyi son 35 senedir İbiza’nın 1 numaralı aktivitesi yapan ve chill out müziği İbiza’dan dünyaya yayan bir mekan olunca şans vermek lazım diye düşündük. Cafe Del Mar, İbiza’nın batısındaki San Antoni‘de henüz turizm yokken kurulmuş, şu an bu şehirde bulunan tüm otel ve restoranlara ön ayak olmuş. İbiza seyahatimiz kesinleştiği gün cafedelmaribiza.es sitesinden rezervasyon formunu doldurdum. Hemen e-posta ile ulaştılar, detayları öğrenip rezervasyonu kesinleştirdiler. Bar kısmında rezervasyon yapıp istediğiniz gibi yiyip içip kalkıyorsunuz, ama tabi önünüzde bir sürü insan oluyor fotoğraf çekmek ya da arada insan olmadan manzaranın tadını çıkarmak pek kolay değil. Biz en ön sıradaki masalarda yer istedik, bu durumda kişi başı minimum 45 Euro harcamayı garanti etmiş oluyorsunuz. Web sitelerinde menüyü ve fiyatları inceleyebiliyorsunuz. Biz saat 19:00’dan 22:00’ye muhteşem bir 3 saat geçirdik. Kokteyller, yemek ve servis çok iyiydi. Ama en unutulmaz anı elbette en başta anlattığım gibi gözümüzün önünde kırmızıya dönen gökyüzünü binlerce kişi ile birlikte izlemekti. Ben Cafe Del Mar‘da ya da yanındaki bir diğer ünlü mekan Cafe Mambo‘da oturmak istemiyorum, para vermem derseniz İbiza tam size göre. Zaten Cafe Del Mar’ın önündeki kayalıklarda binlerce kişi marketten aldığı içecekler elinde keyifle günbatımını izliyorlar. İbiza müthiş özgür bir yer, Türkiye’de olsa bu kadar büyük mekanların önüne insan oturtmazlar, ama İbiza’da sahiller halka ait. Günbatımı manzarasını yukarıdan gören en ön masayı satın alabilirsiniz, ama önündeki sahili asla alamazsınız.
Cafe Del Mar, her akşam güneşin denize battığı o 3-4 dakikalık büyülü zaman için özel olarak bir şarkı seçiyor. Bizim şansımıza o akşam Pavarotti çaldı, müthiş etkileyiciydi. Onun dışında akşam boyunca chillout çalıyor, tüm dünyada çok satan ve her sene çıkardıkları albümlerinde o yılın en iyilerini önceden listeliyorlar. Söz konusu chillout müzik ise, Cafe Del Mar bu konuda bilirkişi durumunda.
Es Vedra Manzara Noktası
Bazı coğrafyalarda görmek için yanıp tutuştuğunuz gizemli yerler vardır, her açıdan görmek istediğiniz, insanı heyecanlandıran türden ikonik oluşumlar. Avustralya’daki Uluru (Red Rock), Sri Lanka’daki Sigiriya, Afrika’daki Kilimanjaro gibi. İbiza’da bu Es Vedra… Denizden 413 metre yükselen bu kayalık ada karadan 2,5 km kadar uzaklıkta. Bugün dağ keçilerinin yaşadığı bu adayı kuşbakışı izlemek isterseniz İstanbul – İbiza uçuşunda sağ pencereye yakın oturmanızı tavsiye ederim.
Es Vedra mitolojide deniz kızlarının yaşadığı ada olarak yer almış, Homeros’un Odesa destanında ise Odysseia’yi ayartan deniz kızları bu adadanmış. İbiza’daki halk efsanelerinde de Es Vedra hep ulaşılmaz ve gizemli bir ada olarak anlatılmış. Hasta babalarını iyileştirmek için Es Vedra’ya gidip dev canavarla savaşan ve büyülü taşı getirip babalarını kurtaran erkek kardeşlerin hikayesi gibi. Es Vedra çevresinde UFO gördüğünüzü ihbar edenler de çok. Hatta 1979’da Mallorca – Tenrife uçuşu yapan ticari uçak, Es Vedra’nın üstünden geçerken uçağı tanımlayamadığı ışıkların sardığını söylemiş, Valencia’ya acil iniş yapmış. Es Vedra denizin ortasından o kadar etkileyici yükseliyor ki, tüm bu destanlara ve hikayelere konu olması kaçınılmaz. Zaten etkileyici olan bu ada, bir de anlatılanlarla daha da gizemli hale geliyor.
Torre des Savinar yani Savina Kulesi, eskiden korsanları gözetlemek için yapılmış bir kule. Cala d’Hort yolundan Torre des Savinar tabelalarını izleyip toprak bir yola gireceksiniz. Yavaş giderseniz arabaya zarar vermeden ilerleyebilirsiniz. Park etmiş otomobilleri gördüğünüzde siz de uygun bir yerde park edin, artık manzara noktasına yürüme mesafesindesiniz. Savinar Kulesi‘ne çıkarsanız Es Vedra’yı daha yüksekten görüyorsunuz, ama bu tırmanış çok zorlu olmasa da yine de uygun bir ayakkabı gerekli. Terlikle çıkamadığı için dönen bir sürü insan vardı. Biz kuleye çıkmadık, Es Vedra’nın tam karşısındaki kayalık alanda en ön sıra tadını çıkartmamız için bizi bekliyordu. Yürüdüğümüz yolda hippilerin renkli bir karavanı vardı. O karavanda kokteyller hazırlamışlar, 5 Euro’ya satıyorlar. Güneş batmaya yakın rasta saçlı bir grup geldi ve davul çalmaya başladı. Zaten fazlasıyla etkileyici olan Es Vedra manzarasında, davul ritmleri eşliğinde güneşi batırmış olduk. En hayret verici olanı ise her gün yaklaşık 100 farklı kişinin yiyip içtiği, günbatımı seyrettiği bu noktada tek bir çöp olmamasıydı. İbiza’da herkes doğayı seviyor ve koruyor.
Cala Comte’deki Sunset Ashram, Benirras plajında ve Cala d’Hort’daki Es Boldado restoranda harika günbatımı manzarası oluyor.