CNN Türk’te, Hafta Sonu Ana Haber Bülteni’ni sunan Duygu Demirdağ ile hayatı, seyahati, edebiyatı ve müziği içine alan keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Gelin Duygu Demirdağ’ı bir de sunucu ve haberci kimliği dışında beraber tanıyalım:
1)Televizyoncu, spiker, yorumcu kimlikleri dışındaki Duygu Demirdağ neler yapar, nelerle uğraşır, biraz kendinizden bahseder misiniz? İş dışında hobileriniz, uğraşlarınız var mı?
Bu yıl hayatımda yeni bir heyecan var. Ailem, Antalya Adrasan’da 10 yıldır yoga, sağlık, sanat atölyelerinin yapıldığı bir butik otel işletiyor. Bu sezon ismimi taşıyan bir ufak çiftliğimiz oldu. Toprağı, ağaçları, havayı, suyu tanıyorum orada. Her seferinde yeniden hayran oluyorum o müthiş dengeye. Ürettiklerimizi misafirlerimize ikram ediyoruz. İsteyenleri de hasada davet ediyoruz. Nasıl güzel bir emek ve sabır işi olduğunu anlıyorsun ve hayatta ne kadar az şeye ihtiyaç duyduğunu.
2) İş seyahatlerine çıkıyor musunuz? En son nereye seyahat ettiniz?
Haber dosyaları hazırlamak ya da etkinliklerde moderatörlük /sunuculuk yapmak için seyahat ediyorum. Son olarak Kıbrıs’a gittim. Bir ödül törenini sundum ve ertesi gün yayın için erkenden geri döndüm. Güzel havayı bırakmak çok zor geldi.
3) Kişisel seyahatlerinizi nasıl belirliyorsunuz? Şu an bir seyahat planınız var mı?
Atipik günlerde, saatlerde çalıştığım için son dakikada belli oluyor programım. Baharda Amalfi’yi görmek istiyorum. İlk büyük hedefim de Arjantin ve Peru.
4) Müziğe ilginiz olduğunu, piyano çaldığınızı biliyoruz. Ülkeleri ya da şehirleri gezerken müziğe olan ilginiz o yere olan bakış açınızı nasıl etkiliyor?
Müzik kadar edebiyat da belirleyici benim için. İtiraf edeyim konser için seyahat etmişliğim bir ya da iki keredir ama kitapların, edebiyatçıların, şairlerin peşinden giderim dünyanın bir ucuna. Prag seyahatim öyle oldu mesela. Kafka ve Nazım Hikmet’in izindeydim tarihi cafelerde, sokaklarda.
5) Seyahatlerinizi daha çok yurt içine mi yurt dışına mı yapıyorsunuz?
Son birkaç yıldır yurt dışına daha çok gidiyorum. Haberle o kadar iç içe olduktan sonra bazen başka bir gezegende uyanma hissi iyi geliyor. Ama mesleki hastalık, tropik adaya da gitsem, TV’yi açar akşam haberlerini bir kere izlerim. :)
6) Kültür gezileri mi, deniz/kum/güneş gezilerini mi tercih ediyorsunuz?
Benim için denizin yanında durup, yüzememek işkence. Güneş varsa deniz de olmalı, ben de orada olmalıyım. Ama son dönemde deneyim gezilerine meraklıyım. Hasat, gastronomi ve kültür turlarına keyifle katılıyorum. Özel geziler için tur şirketlerinin programları hayatı kolaylaştırıyor.
7) Bir seyahate çıkarken çantanızda genelde neler oluyor? Bir yolculuğa çıkarken en çok ihtiyaç duyduğunuz eşyalar hangileri?
Zamanla hafiflemeyi öğrendim. Olmazsa olmaz listem yok. Pasaport, cüzdan, telefon üçlüsüne en fazla harita, kitap ve ipod ekliyorum. Bavulu da eskiden Kavimler Göçü tadında hazırlardım. Öyle her kıyafete uygun ayakkabı, çanta bulunsun yanımda diye değil de çok üşüdüğüm için, kış seyahatlerine yedekli giderdim. Artık hayatımdan da bavulumdan da fazla eşyaları çıkardım.
8) Yazar bir kimliğe de sahip olduğunuzu, biyografiler kaleme aldığınızı biliyoruz. Bu sebeple gezdiğiniz yerlerde notlar alıyor musunuz? Alıyorsanız ilerde bu notları yayınlama gibi bir fikriniz olabilir mi? Şehirlerin hikayelerini yazmak ister misiniz?
Kitaplar için seyahat ettiğim de oluyor. Biyografi yazdığım için gerçek bir kahramanın izinden onun geçtiği sokakları, meydanları geçmeyi, şehri öyle keşfetmeyi çok seviyorum. Şehirlerin hikayelerini yazmayı çok istiyorum aslında. Tek bir mekan üzerinden ya da az zamanda çok gezesi olanlar için epey not biriktirdim. Bir de annem müthiş bir yol arkadaşıdır, ileride benim çocuklarım okusun diye bir seyir defterimiz var.
9) Gerek iş gerekse özel seyahatleriniz dolayısıyla gittiğiniz ve sizin için özellik teşkil eden sizi en fazla etkileyen yer neresiydi?
Tayland… Bangkok’u organize kaos diye tarif edebilirim. Tevazu, abartı, ihtişam, sefalet aynı anda aynı yerde. Ama güler yüz sabit. Phuket için tarife gerek yok, nüfus kaydını cennete aldırmak gibi bir şey.
10) Yol kitaplarınız ve müzikleriniz nelerdir?
Film müziklerini severim. Uçakta çok sıkıldığım için mizah okurum. Gittiğim ülkeyle ilgili bir kitap da olur mutlaka yanımda.
11) Hangi şehirle kendinizi tanımlarsınız? Hangi şehir sizi daha çok anlatıyor?
Aynı anda dağı, denizi, ormanıyla insanı sardığı ve uçsuz bucaksız olduğu için Antalya, öğrenciyken bana çok iyi baktığı ve ruhu bizimkine denk olduğu için tüm İspanya… Akdeniz beni iyi anlatır yani.
12) Araştırma yapmak için bir şehre/ülkeye gittiniz mi? Bizim önyargılarımızı kıran hikayelerle karşılaştınız mı? Dışarıdan bize yansıyan ile sizin gözlemlediğiniz arasındaki farklılıklar olduğunu gördüğünüz şehirler ülkeler oldu mu?
Hindistan’da çok yakın bir arkadaşımın düğününe gittim. Hint düğünleri meşhurdur, ama gidip görmek lazımmış. Davetiye 4 sayfaydı, çünkü her saat yeni bir tören vardı. Günler geceler boyunca sürekli bir etkinlik halindeydik. Düğün akşam başladı, nikah sabaha karşı yapıldı. Bana göre arada 8 çift evlenebilirdi. :)
13) Tatilin Güzeli sizin için ne demek? Bir butik otelde en sevdiğiniz arkadaşlarınız ile geçirdiğiniz tatil mi? Yoksa her şey dahil bir otelde hiçbir şeyi düşünmeden geçirdiğiniz bir lüks tatil mi?
Bu konuda şanslıyım. En sevdiklerim her zaman bizim butik otelde kalıyor zaten. Daha ne isterim! :),
Adrasan Onuncu Köy Hotel’i incelemek için tıkla!
14) Son olarak seyahate çıkmak, yeni yerler, insanlar, kültürler keşfetmek Duygu Demirdağ için ne anlam ifade ediyor?
Kendini unutmak, dünyayı hatırlamak demek. Ben seyahat konusunda skor meraklısı olmayı sevmiyorum. Şu kadar yılda, şu kadar ülke gezdim, mutlaka şu yemeği şurada yemek lazım gibi yorumları da ilginç bulmuyorum. O tip seyahat bloglarını, yazıları okurken hemen sıkılıyorum mesela. Şehirlerde ince ince kendini unutmak lazım bana göre. Senin bildiğinden başka bir medeniyet, senin telaşlarından azade bir başka hayat var orada.
Güzel bir sohbet olmuş. Sorular gibi yorumlar da net ve anlaşılır. Rahatça okudum ve kişi hakkında açık bir fikir sahibi oldum.
Merhaba Duygu hanım,,, sizin güler yüzlü haberlerinizi ve kötü haberleri bile iyi yapan sihirli haber sunuşunuzu özledik,,,
İlgiyle okudum.
Adrasan’daki Onuncu Köy konusunda Duygu’ya kesinlikle katılıyorum.
Ne kadar guzel anlatmışsın bayıldım sohpetin de senin gibi samimi sıcak ve içten …