Evcil Hayvan ile Tatile Çıkmak

Köpeğim Olmadan Asla!

“O köpek değil bir kere, o benim çocuğum!” Hayatım boyunca kim bilir kaç kere bu cümleyi kurdum. Bazıları benimle empati kuramıyor evet. Bir kedinin veya bir köpeğin hayatımızdaki yerini anlamıyorlar. Oysa çocukluğundan bu yana kedi ve köpek ile bir arada olanların, hatta daha küçük şehirlerde, köylerde Heidi gibi atlarla, tavuklarla iç içe bir yaşam sürmüşlerin büyük şehirlerde de bu dostları ile yaşamak istemesi çok normal.

Bütün sene çalış, küçük beyaz kutularda işe git, gel. Trafikte saatlerini geçirdiğin zamanlarda, tampon tampona trafikte, fren gaz ikilisi haşır neşir ol ve o sana bir ayak nasırı ve sinir stres olarak geri dönsün. Patronunu, eşini, çocuğunu, öğretmenini, ödenecek faturaları uzayan hiç bitmeyen o listeyi saymıyorum bile. Ama o bütün günün sonunda seni kapıda karşılayan küçük sevimli bir yaratığın varlığını bilmek harika değil mi? Sanki seni yıllardır görmüyormuş gibi her gün aynı tepkiyi verecek. Ve her gün tıpkı “Bugün Aslında Dündü” filmi gibi bildiğiniz bir hikayeyi yaşayacaksınız. Biliyorsunuz ki onun varlığı bile kalbinizi yumuşatacak, sabah erken kalktığı için dünyaya yakaran o insandan geriye bir şey kalmadı artık!

Benimle Oynar mısın?

Şüphesiz besin piramidinin en üstünde kedi ve köpek yer alıyor. Sırtını, karnını kaşıtacak, aç mısın tok musun sana sormadan oyuncağını ağzında getirecek ve oyun oynamak isteyecek.

Onunla geçirdiğiniz vakit her şeye bedel, çünkü onlar her zaman yeni doğmuş bebek saflığında. Siz de o vakitlerde köpekle köpek, kedi ile kedi oluyorsunuz adeta. Hiçbir şeyin önemi olmadığı anlar o anlar. Saatlerce bir topak ile oynayacak, çünkü milyonlar verip aldığınız tırmık tahtasında değil sizin eski püskü kazağınızda tırnaklarını bileyecek. Karnınıza gerinip masaj yapacak, bacaklarınızın arasından süzüle süzüle geçecek ve onu ne zaman besleyeceğinizi hatırlatacaklar size. Televizyonun önünde tam da görüş alanınızı kapatacak şekilde biblo gibi duracak. Benimle oyna, beni sev, beni besle… Biliyorsun sana iyi geliyorum. Sonsuz haklılar…

Bir Protesto Şekli Olarak Hav Hav, Miyaaaavvv!

Tüm yıl çalıştınız, sonunda erken rezervasyonla patronunuzdan bu konuda bir toplantı koparmayı başardınız. İşlerin en yoğun olduğu dönemde üstelik, iş arkadaşlarınızın da tatile çıkmayı düşündüğü bir dönemde bu ne cüret demedi, bir de size izin verdi. Harika! Artık nur topu gibi bir tatil izniniz var. Peki tatilde küçük dostunuzu nasıl geride bırakacaksınız ki? Bırakın bir gün bile ayrı kalmayı bir hafta nasıl ayrı kalacaksınız.

Yurt içinde özellikle büyük şehirlerde birçok büyük kedi köpek oteli olduğunu biliyorum.  Ancak yine de ondan ayrı kalmak istemiyorum. Kumsalda onunla frizbi oynayacağız, akşam yemeklerinde yanımda oturacak ki, denizde yüzecek, kumları birlikte eşeleyeceğiz. Onunla birlikte çektireceğim fotoğrafların en az bir 50 beğenisi var Instagram’da. Neden bu hatıralardan uzak kalayım? Bu konuyu o kadar çok enine boyuna düşündüm ve araştırdım. Bu kadar araştırma yapmışken öğrendiklerimi yazıya dökeyim ve benim durumumda kalan insanlara rehber olsun dedim. İşte benim araştırdıklarım ve tavsiyelerim:

Evcil Hayvanınla Tatile Çıkmadan Önce…

Evcil hayvanınla kalacağın yeri mutlaka önceden ayırtmanı öneririm. Otele ya da pansiyona gidip evcil hayvan kabul etmediğini öğrenip kapıdan dönmek hiç de hoş olmuyor.

Tabii bir de evcil hayvan kabul eden otelleri araştırıp bulmak gibi bir sorunun var. Genelde bu özelliğe sahip kısıtlı otel var, ama Jolly Tur Evcil Hayvan Dostu Oteller kategorisinde bu tarz otelleri bir araya getirdi. Bu kategoriden dilediğin destinasyonda ve dilediğin özellikte oteli seçebilirsin.

Jolly Tur’un Evcil Hayvan Dostu Otellerini incelemek için tıkla!

Hayvan dostu bir otelde konaklamanın en güzel avantajı gece bol gürültülü mekanlara giderken evcil hayvanını gönül rahatlığıyla odanda bırakabilmendir. Genelde bu tarz otellerin işletmecileri ve çalışanları da hayvan sever oluyor. Böyle bir hizmetleri olmamasına rağmen evcil hayvanına göz kulak olabilirler.

Evcil Hayvan Dostu otellerin bir diğer avantajı odanı evcil hayvanına göre seçebilme güzelliğidir. Çok hareketli ve gürültülü bir evcil hayvana sahipsen balkonlu ve giriş kat bir oda çok elverişli olmayabilir. İlla balkonlu bir odada kalmak istersen de parmaklıklı bir balkon yerine beton korkuluklu bir balkon tercih edebilirsin.

Evcil Hayvan Pansiyon ve Otelleri

Çok zorda kalmadıkça kim evcil hayvanını bu pansiyon ve otellere bırakmak ister ki… Özellikle evcil hayvan pansiyonları, hayvanları kafeslerde misafir ettiği için pek de hoş sayılmaz. Fakat son dönemde çıkan evcil hayvan otelleri ev konforu ve lüksü yaşattığından bir nebze daha kabul edilebilir. Yine de sen ya da güvendiğin bir insanın hayvanına bakması en güzeli.

Evcil Hayvan ile Tatildeyken Dikkat Edilmesi Gerekenler

• Evcil hayvanın bulunduğu odanın ya da arabanın ısısına dikkat edin. Hayvanlar özellikle ısıya bizden çok daha fazla duyarlılar. Bizim rahatlıkla oturabildiğimiz ısılar onlara çok yüksek gelebilir.
• Bir de yazın sıcağında köpeğinizi arabada çok uzun süre bırakmamaya özen gösterin.
• Evcil hayvana dışarıda et türü yiyecekler verirken dikkat edin. Ete gelen arılar hayvanı sokup alerjik reaksiyon yaratabilir. Mümkünse et türü yiyecekleri kapalı mekanda verin.
• Arı sokması gibi durumlarda yaşanacak alerjik reaksiyonlara karşı muhakkak veterinere götürün.
• Güneş altında uzun süre bırakmamaya dikkat edin.
• Sahilde bulunan deniz kabuğu, deniz kestanesi ya da cam gibi cisimler hayvana zarar verebilir. Bu gibi durumlara karşı yanında küçük bir ilk yardım çantası taşıyabilirsin.